Sunday Aug 18, 2024
Kefen Bezi
Bir annenin yedi yaşında bir oğlu vardı. Çocuk o kadar güzeldi ki, ona bakanın gözü kalıyordu. Annesinin de dünyada ondan fazla sevdiği biri yoktu. Derken bir gün çocuk hastalanıverdi ve Tanrı onu yanına aldı. Anneyi kimse yatıştıramadı; kadıncağız gece gündüz ağladı.
Çocuk gömüldükten sonra da hayattayken oturup oyun oynadığı yerlerde görünmeye başlandı. Annesi ağladı, o da ağladı. Ertesi sabah çocuk görünmez oldu.
Ama annesi ağlamayı kesmeyince çocuk bir gece tabutun içindeki kefene sarılı olarak göründü; başında bir çelenk vardı. Yatağın ayak ucuna oturarak, "Anneciğim, bırak artık ağlamayı, yoksa tabutumda rahat edemiyorum, çünkü senin gözyaşların kefenimi ıslatıyor hep" dedi.
Bunu duyan annesi dehşet içinde kaldı ve bir daha ağlamadı.
Bir gece sonra çocuk yine çıkageldi, elinde bir mum tutuyordu. "Bak gördün mü, gömleğim neredeyse kurudu; artık mezarımda rahatım" dedi.
Annesi Tanrı'ya şükretti, yasını sakin sakin ve sabırla tuttu.
Çocuk bir daha görünmedi, çünkü öbür dünyadaki yatağında mışıl mışıl uyuyordu.
Çocuk gömüldükten sonra da hayattayken oturup oyun oynadığı yerlerde görünmeye başlandı. Annesi ağladı, o da ağladı. Ertesi sabah çocuk görünmez oldu.
Ama annesi ağlamayı kesmeyince çocuk bir gece tabutun içindeki kefene sarılı olarak göründü; başında bir çelenk vardı. Yatağın ayak ucuna oturarak, "Anneciğim, bırak artık ağlamayı, yoksa tabutumda rahat edemiyorum, çünkü senin gözyaşların kefenimi ıslatıyor hep" dedi.
Bunu duyan annesi dehşet içinde kaldı ve bir daha ağlamadı.
Bir gece sonra çocuk yine çıkageldi, elinde bir mum tutuyordu. "Bak gördün mü, gömleğim neredeyse kurudu; artık mezarımda rahatım" dedi.
Annesi Tanrı'ya şükretti, yasını sakin sakin ve sabırla tuttu.
Çocuk bir daha görünmedi, çünkü öbür dünyadaki yatağında mışıl mışıl uyuyordu.
Bu bölüm size Podbean.com tarafından sunulmaktadır.